Hipomani, bireyin bedensel ve psikolojik olarak normalin üzerinde bir canlılık sergilemesine rağmen, mani kadar şiddetli olmayan bir ruh halidir. Bu süreç en az dört gün sürmeli ve gün boyu devam eden taşkın, kabarık, sürekli bir duygudurum dönemi olmalıdır. Bu coşkulu ve taşkın ruh haline eşlik eden belirtilerin üç ya da dört tanesinin bir arada olması gerekmektedir. Kendini büyük görme, benlik saygısında abartılı artış gibi durumlar gözlemlenebilir.

Hipomani belirtileri yaşayan kişilerde sosyal ilişkilerde, iş yapma yeteneğinde ve çevresiyle etkileşimde belirgin değişiklikler gözlemlenir. Ancak bu değişimler mani durumundaki kadar şiddetli değildir. Başkaları ile olan ilişkilerde belirgin bir bozulma, mesleki alanda veya toplumsal ilişkilerde olumsuzluk, kendine veya başkalarına zarar verme açısından hastaneye yatmayı gerektirecek kadar ağır durumlar oluşmaz. Mani durumunda halüsinasyonlar, ses duyma, kötülük olacağına dair inanışlar gibi etkiler olurken, hipomanide bu tür psikotik etkiler gözlenmez. Depresyon nedeniyle antidepresan kullanan kişilerde hipomani izlenebilir; bu durumda antidepresan kullanımını kesmek gerekebilir. Genellikle bu aşamadan sonra kendiliğinden düzelme izlenebilir. Ancak hipomani durumunun ilerlememe garantisi yoktur; hızla ilerleyerek mani durumuna dönüşebilir. Bu nedenle hipomani acil bir durum olarak değerlendirilir ve derhal doktor tarafından izlenmesi gerekir. Altta yatan metabolik bir hastalığın, beyin hastalığının veya madde kullanımının hipomani oluşturabileceği unutulmamalıdır. Bipolar bozuklukta depresyon ataklarının yanında hipomani atakları da oluşabilir. Tedavi için bu sebeplerden hangisinin geliştiği önem taşır ve buna uygun bir şekilde tedavi uygulanır.