Depresyon İlaçlarının Faydaları Nelerdir?
22 Haziran 2024

Depresyon İlaçlarının Faydaları Nelerdir?

Depresyon İlaçları

Depresyon, dünya genelinde yaygın olarak görülen ciddi bir ruh sağlığı problemidir. Depresyon tedavisinde kullanılan ilaçlar, hastaların yaşam kalitesini artırmak ve semptomları hafifletmek amacıyla önemli bir rol oynar. En yaygın kullanılan depresyon ilaçları arasında Seçici Serotonin Geri Alım İnhibitörleri (SSRI'lar) bulunmaktadır. Bu ilaçlar arasında fluoksetin, sertralin, escitalopram ve paroksetin gibi örnekler yer alır. Ancak, depresyon ilaçlarının kullanımı dikkat gerektirir ve doktor kontrolünde olmalıdır.

Depresyon İlaçlarının Özellikleri ve Kullanımları

  • Depresyon ilaçları, doktor tarafından reçete edilmediği sürece kesinlikle gelişigüzel kullanılmamalıdır.
  • Bu ilaçların arada bir veya ihtiyaç duyulduğunda kullanılması etkili değildir. İlaçların depresyon tedavisinde etkili olabilmesi için düzenli olarak kullanılması gerekir. Kullanım sırasında doz atlanmamalıdır. Eğer ilaç zamanında alınmazsa, daha sonra fazla ilaç alınmamalıdır. İlacın unutulduğu kısa sürede hatırlanırsa, o günkü doz alınabilir. Sonraki gün aynı saatte alınmalıdır.
  • Depresyon ilaçları çeşitli olmasına rağmen, tedavi edici yetenekleri arasında büyük farklar yoktur. Yani ilaçların birbirlerine karşı tedavide üstünlükleri bulunmamaktadır.
  • Depresyon ilaçlarının iyileştirici etkisi genellikle kullanıma başlandıktan sonra ikinci haftadan itibaren görülmeye başlar. Bu nedenle ilk dönemlerde iyileşme gözlenmezse, ilacın faydalı olmadığı düşünülmemelidir. İlacın tam olarak faydalı olması ve depresyonu iyileştirmesi genellikle birkaç ayı bulabilir.
  • İlaçların yan etkileri kullanıma başlandıktan sonra ortaya çıkabilir. Bu sebeple hastalar ilk başta ilaçtan fayda görmediklerini ve kendilerine zararlı olduğunu düşünebilir.
  • Depresyon ilaçları, depresyon belirtileri geçtikten ve iyileşme sağlandıktan sonra uzun süre kullanılmaya devam edilmelidir. Eğer doktorunuzun söylediği zamandan önce ilaçları keserseniz, depresyonun yeniden ortaya çıkmasına sebep olabilirsiniz. İlaçlar başlangıçta depresyon tedavisinde kullanılırken, daha sonra koruyucu amaçlı kullanılmaya devam edilmelidir. Bu ilaçların hem depresyon tedavisinde etkili olduğunu hem de depresyonun yeniden ortaya çıkma olasılığını azalttığını gösterir. Depresyon tedavisinin uzun süreceği unutulmamalıdır. Hastalığın tanısı yapıldıktan sonra, depresyon ilaçlarını kullanan ve bundan fayda gören hastalarda bu süre birkaç yılı bulur.
  • Depresyon ilaçlarının bağımlılık yapma etkisi yoktur.
  • İlaçların çoğu sabahleyin alınmalıdır. Bir kısım hastada bulantı ve kusma gibi yan etkiler görülebilir. Bu nedenle düşük dozlarla başlanmalı ve tok karnına alınmaları etkileri azaltacaktır.
  • Kullanılan ilaçların etkileri pek farklı olmasa bile, depresyonu iyileştirmek için farklı dozlarda alınmaları gerekebilir. Yani bir ilaçtaki etki 10 mg dozuyla sağlanırken, diğerinde 50 mg alınması gerekebilir. Bu diğer ilacın daha güçlü olduğunu göstermez. Her ilaç farklı iyileştirme dozuna sahiptir. Bu yüzden dozlardan yola çıkıp, ilaçlar karşılaştırılmamalıdır.
  • Depresyon ilaçlarının aniden kesilmesi halinde uykusuzluk, sinirlilik, huzursuzluk gibi yakınmalar oluşabilir. Bu nedenle kesilirken dozu azaltarak kesmek gerekir.
  • Bu ilaçların kullanımı sırasında başka ilaçlar almak gerekirse, doktora antidepresan ilaç kullanıldığı mutlaka belirtilmelidir.
  • Hastaya depresyon tanısı konulduğunda ve antidepresan ilaçlar verildiğinde, hastanın başka rahatsızlığı olup olmadığı, daha önce antidepresan ilaç kullanıp kullanmadığı, bunların faydası ve yan etkisi hakkında doktora bilgilendirme yapılmalıdır.
  • Kullanılan ilaçlar yaşlı hastalarda bile güvenle kullanılabilir. Bedensel rahatsızlıkları olanlarda bile, doktorun önerisiyle kullanılabilir.
  • Bu ilaçların depresyon dışında obsesif kompulsif bozukluk, panik bozukluk, yaygın anksiyete bozukluğu gibi çoğu psikolojik rahatsızlıkta olumlu etkileri bulunmaktadır.

Antidepresan İlaçlarla İlgili Yanlış Bilinenler

Depresyon tedavisinde kullanılan antidepresan ilaçlar hakkında toplumda bazı yanlış inanışlar bulunmaktadır. Bu ilaçların işe yaramadığı, bağımlılık yaptığı, kişilere sahte mutluluk verdiği ve ciddi yan etkileri olduğu gibi düşünceler yaygındır. Depresyonun farklı klinik tablolarla yaşanması ve tedavi yanıtlarının farklı olması bu yanlış inanışları besleyen durumlardır.

Bazı depresyon türlerinde tedavide başarı sağlanamaması, toplumda bu önyargıların oluşmasına neden olmaktadır. İlaçların uygun olmayan dozlarda ve sürelerde kullanılması yarar sağlamadığı gibi, yan etkilerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. İlacın kesilmesinde bile ani olarak kesme, yakınmalara yol açmaktadır. İlaçların mutlaka dozu azaltılarak kesilmesi gerekir. Tedavinin erken bitirilmesi depresyonun yeniden yaşanmasına yol açacağından, bundan ilaçlar sorumlu tutulmaktadır.

Toplumda bunun gibi sebeplerden dolayı antidepresanlar hakkında yanlış inanışlar bulunmaktadır. İlaçların birer mutluluk hapı olarak değerlendirilmesi de yanlıştır. Bu ilaçlar insanları tedavi etmekte ve onları normal hallerine döndürmektedir. Aslında kişi olması gereken haline dönmektedir. Bu nedenle depresyonda olmadığından dolayı kendini mutlu hissetmektedir. İlaçların aniden kesilmesi kişide depresyonu yeniden ortaya çıkaracağından, mutluluğun sahte olduğu inancını yaratan bir etken olarak görülmektedir.

Bunun yanı sıra kişilerin bu hastalığın psikolojik yollarla veya sosyal girişimlerle tedavi edilmesi gerektiğini düşünmesi, ilaçların sahte mutluluk verdiği görüşünü etkilemektedir. Ancak psikoterapi ile sağlanacak iyileşme bile beyinde olan biyolojik düzeneklerle alakalıdır. İlaçların bağımlılık yaptığı yolundaki inanışlar ise bunların içeriğinde uyuşturucu olduğu kanaatinden kaynaklanmaktadır. Fakat ilaçların içinde böyle maddeler bulunmamaktadır. İlaçların erken kesilmesi sırasında yaptığı etkiler bu önyargıları desteklemektedir.

Sizden Gelen Sorular / Yorumlar

İlk soruyu siz sormak istermisiniz?

Soru Sor / Yorum Yap

şifre

Çok Okunanlar

İlginizi Çekebilir

Asetilkolin

Asetilkolin

Kendi Kendine Konuşma

Kendi Kendine Konuşma

Haber Bülteni

Popüler İçerik

Anksiyete Bozukluğu Nedir?

Anksiyete Bozukluğu Nedir?

Adli Psikolojinin Özellikleri

Adli Psikolojinin Özellikleri

Stres Yönetimi Nasıl Olmalıdır

Stres Yönetimi Nasıl Olmalıdır

Aşk Acısı Belirtileri ve Tedavisi

Aşk Acısı Belirtileri ve Tedavisi

Katatonik Belirtileri ve Tedavisi

Katatonik Belirtileri ve Tedavisi

Güncel

Sinir Krizi Belirtileri

Sinir Krizi Belirtileri

Güncel

Ellerin Titremesi Belirtileri ve Tedavisi

Ellerin Titremesi Belirtileri ve Tedavisi

Güncel

Agorafobi Belirtileri ve Tedavisi

Agorafobi Belirtileri ve Tedavisi

Psikolojik Tedavi Görmek

Psikolojik Tedavi Görmek

Çevresel Psikoloji

Çevresel Psikoloji

Panik Bozukluk Nedenleri

Panik Bozukluk Nedenleri

Etnometodolojinin Özellikleri

Etnometodolojinin Özellikleri

Sadist Kişilik Bozuklu ve Özellikleri

Sadist Kişilik Bozuklu ve Özellikleri

Aldatılma Korkusu Belirtileri ve Tedavisi

Aldatılma Korkusu Belirtileri ve Tedavisi