Borderline Kişilik Bozukluğu Borderline Kişilik Bozukluğu (BKB), bireylerin ilişkilerinde, kimlik duygularında ve duygularında yaygın ve sürekli bir dengesizlikle karakterizedir. Bu rahatsızlık, sınırda kişilik bozukluğu olarak da adlandırılmaktadır. BKB'li kişiler, toplumsal alanda, iş hayatında ve cinsel kimliklerinde güvensizlik ve dengesizlik gösterirler. Sağlam bir kimlik duygusuna sahip değillerdir ve bu nedenle düş kırıklığına uğrama, bunalma ve çökkünlük yaşama eğilimindedirler. Zamanla psikoaktif madde kullanımı, antisosyal davranışlar, hızlı yaşam tarzı ve kendine zarar verme gibi belirtiler gösterebilirler. Sürekli olarak yalnızlık ve anlamsızlık hislerinden şikâyet ederler. Yalnız kalma duygusu, en belirgin hislerinden biridir. Bu hastaların en belirgin özelliği, duygularının yoğunluğu ve davranışlarının değişken olmasıdır. Herhangi bir durumdan diğerine hızlı geçiş yapabilirler. Normal bir haldeyken, birden öfke nöbetleri geçirebilirler ve nadiren de olsa kendilerine zarar verici davranışlarda bulunurlar. Duygular arasındaki geçişler genellikle tutarsız, düşünmeden ve aniden gerçekleşir. Duygular içinde birbirine zıt olanlar arasında sürekli olarak gelgitler yaşanır. Ani öfke patlamaları, ani duygusal değişimler ve anlamsız terk edilme paranoyaları görülebilir. Hastaların teşhisine yarayan ilk belirtiler arasında, yakın tarafında terk edilme korkusu gelir. Bu korkuyu yenemeyen hastalar, ani öfke nöbetlerine girerek kendilerine zarar veren eylemler yaparlar. Bunun dışında cinsellik, aşırı para harcama ve tıkanırcasına yemek yeme gibi semptomlar gözlenebilir. Kişiler normal yaşam sürerken aniden nevrotik ve psikotik belirtiler gösterebilirler. Borderline Kişilik Bozukluğu Hangi Yaşlarda Ortaya Çıkıyor? Hastaya tanı koyabilmek için en az 18 yaşında olması ve yaşadıklarını 15 yaşından itibaren tutarlı bir şekilde sergilemiş olması gerekmektedir. Ergenlik döneminde yaşanan kimlik kaygıları, uyuşturucu madde kullanımı ve duygusal farklılıkların kalıcı ve kararlı bir tutum içinde sergilenmesi gereklidir. Borderline Kişilik Bozukluğu Tanısı Nasıl Yapılır? Kişilerde aşağıdaki belirtilerin beşinin belirgin olarak görülmesi halinde, hastalığın tanısı konulabilir:
Borderline Kişilik Bozukluğunun Oluşma Nedenleri Nelerdir? Hastalığın nedenleri arasında, ilk çocukluk dönemlerinde destekten mahrum kalma, aşırı ilgi, aşırı disiplin ve denetim altında olma sebebiyle bireyselleşmenin engellenmesi ve öz benliğin yeterince belirlenememesi gibi etkenler sayılabilir. Bunların yanı sıra diğer kişilik bozukluklarındaki gibi genetik nedenler, şiddet, anne ve babanın ayrılması, cinsel istismarlar gibi faktörler de etken olabilir. Borderline Kişilik Bozukluğu, kadınlarda daha fazla görülmektedir. Borderline Kişilik Bozukluğunun Tedavisi Nasıl Yapılır? Hastalığa psikiyatrik bozukluklar eşlik edebilir. Bu durumlarda antidepresan, antipsikotik veya duygu durum düzenleyici psikofarmakolojik tedaviler uygulanabilir. Kişilere psikoterapi uygulamak hem hasta hem de terapistler için zorlayıcı olabilir. Hastalar, terapistten karşı transferans beklentisi içinde olabilirler ve kendilerindeki özellikleri terapistte de ararlar. Sürekli olarak onaylanmayı isterler. Psikoterapistin yapması gereken, karşı transferans yapmamaktır. Eğer karşı transferans yaşanırsa, bu durumu nasıl aştığını örneklerle açıklamalıdır. Hastaların reddedilmeye ve eleştirilmeye karşı duyarlılığının azaltılması, kendini nasıl kontrol etmesi gerektiğini hedefleyen terapiler fayda sağlayacaktır. Uygulanacak tedaviler oldukça uzun sürecektir ve temel amaç, kökten gelen bozuklukları gidermektir. Bazı durumlarda hastalar tedaviyi bırakacaklarını söyleyip bir süre sonra yeniden tedaviye başlayabilirler. Bu durumda terapistin rencide edici sözler duymaya hazırlıklı olması gerekir. Öz kıyım durumu olan hastalar için hastanede tedavi görmek daha uygun olacaktır. Hastalığın tedavi edilebilmesi, hastanın uyumu ve iyileşmeyi gerçekten istemesi ile orantılıdır. İyileşmeyi isteyen hastaların tedavisi daha hızlı olacaktır. Aynı yaklaşımlara sahip hastalarla grup terapisi uygulamak da faydalı olacaktır. Bu hastalarda bazı savunma mekanizmaları bulunabilir, bunlar yer değiştirme, yansıtma ve inkâr etme gibi durumlardır. Bu savunma mekanizmalarının öğrenilerek terapilerde kırılması gerekmektedir. Bu aşamadan sonra kişinin farkındalık kazanması ve iç görü çalışmaları ile tedavi daha rahat yapılabilir. |
Eysan
26 Temmuz 2024 CumaHastalığın belirtilerinden biri olan aniden öfke nöbetleri geçirme durumu yaşayan var mı? Kendine zarar verme davranışlarını nasıl kontrol altında tutuyorsunuz?
Cevap yazAdmin
26 Temmuz 2024 CumaEysan, aniden öfke nöbetleri yaşamak gerçekten zorlayıcı olabilir. Bu durumla başa çıkmak için birkaç yöntem önerebilirim. Öncelikle, kendini tanıyarak hangi durumların öfke nöbetlerini tetiklediğini belirlemeye çalış. Bu tetikleyicileri bilmek, onlardan kaçınmana veya onlarla başa çıkma stratejileri geliştirmene yardımcı olabilir. Ayrıca, derin nefes alma egzersizleri, meditasyon ya da yoga gibi rahatlama tekniklerini deneyebilirsin. Profesyonel yardım almak da önemli bir adım olabilir; bir terapist veya danışmanla çalışarak öfke yönetimi konusunda destek alabilirsin. Unutma ki, bu tür duygusal zorluklarla baş ederken sabırlı ve kendine karşı nazik olmak çok önemlidir.